Filtreler
Filtreler
Bulunan: 14 Adet 0.001 sn
Koleksiyon [5]
Tam Metin [1]
Yazar [8]
Yayın Türü [1]
Konu Başlıkları [20]
Yayın Yılı [4]
Yayıncı [11]
Dil [2]
Dergi [3]
Editör [4]
EFFECTS OF COVID-19 ON ARCHERY

ONUR CAN DOLĞUN

Kitap Bölümü | 2021 | Gece Kitaplığı

It is known that the covid-19 virus, which affects the world, affects all sectors as well as sports branches. In this difficult period, in which almost all sports activities were postponed or canceled, some sports groups were described as low risk. One of them is archery. Archery, which was interrupted for a short time, started to operate again due to outdoor activities and lack of contact. This article, written by document analysis, includes the processes from the history of archery to covid-19. In addition, the measures taken to sustain the activities were also mentioned.

ATATÜRK VE RETORIK ATATÜRK’ÜN DEYIŞLERINDE ÜSLUP VE KAVRAM SEÇIMI

AZİZ TAMER GÜLER

Kitap Bölümü | 2021 | Atatürk ve İletişim Medya, İletişim ve Toplumsal Dönüşüm

Liderler eylemleri kadar fikirleri ve söyledikleriyle de değerlendirilir. Tarih, söyleyip de uygulamasında başarılı olamamış ya da yaptıklarını gerektiği gibi anlatamamış lider örnekleriyle doludur. Atatürk, yaşamı boyunca düşünce sistemlerini ve insanlarını takip etmiş, fikir üretmeye çalışmış, fikirlerini geliştirmek için yollar, yöntemler geliştirmiştir. Fikirlerini gerektiği yer ve zamanda -dönemine göre açık ve sade bir üslûpla- dillendirmiştir. Çarpıcı sözlerine, getirdiği yenilikler eşlik etmiş, kısa sayılabilecek hayatına bir ulusu yeniden ayağa kaldıracak inkılâpları sığdırabilmiştir. Milleti merkez aldığı fikirleriyle mazl . . .um bir millete soluk olmaya çabalamış, Cumhuriyet, özgürlük gibi kavramları -ömrü boyunca okuduklarının da etkisiyle- yalın ve anlaşılır tanımlar ve deyişlerle tanımlamıştır. Mazlumların yanında yer alma çabasının en belirgin örneği “Cumhuriyet bilhassa kimsesizlerin kimsesidir” cümlesidir. Kadına, çiftçiye, çocuğa, köylüye, emekçiye, bilimle uğraşana, eğitim görene, toplumun her kesimine ayrı ayrı ve anlaşılması kolay sözcüklerle hitap etmiştir. Bütün hitaplarında belli sözcükler öne çıkmış, konuşmalarında hep o temel kavramları kullanmıştır. Özellikle fazlaca kullandığı sözcüklerin başında “millet” gelir. Irka dayalı olmayan milliyetçilik düşüncesinden yola çıkarak milleti tanımlamış, milleti millet yapan özgürlükten, demokrasiden beslenmeye çalışmıştır. Sözlerinde ayağa kalkmak, özgürleşmek ve çağdaşlaşmak isteyen bir ulusun duyguları, bir devlet adamında bulunması gereken sağlam bir mantık, özgür bir insanda gördüğümüz vazgeçilmez bir tutku vardır. Atatürk’ün sözleri dilin anlattığının ötesinde derin anlamlar taşır. Bu çalışmada bazı sözleri Atatürk’ün bire bir söylediği şekilde alınmadan açıklanacak bazı sözleri ise aynı şekilde alınacaktır. Deyişlerin kaynakça belirtilmeyenleri, Ahmet Saltık’ın kişisel internet sayfasından, söylev ve demeçlerinin Atatürk Araştırma Merkezi tarafından 1997’de ve 2006’da yayımlanan “Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri” çalışmasındandır. Herkesçe bilinen sözleri olduğu gibi bilinmeyenleri de vardır. Sözlerin çoğunun nerede ne zaman söylendiği maalesef referanslarla teyit edilemese de Atatürk deyişleri –özellikle çok bilinenler- on yıllardır her türlü kaynakta karşımıza çıkmaktadır. Daha fazlası Daha az

THEATER, A WORLD OF MAGIC BY IMPROVING CHILDREN’S CREATIVITY ANALYSIS OF A PLAY: “THE MAGIC FLUTE”

ARZU TOĞUŞLU KIZBAZ

Kitap Bölümü | 2021 | Duvar Publishing

Salvador Dali says: “Intelligence without ambition is a bird without wings”. This quote refers that imagery and creativity are unlimited. The world of theater is a world of magic. The elements, scenery, lighting, costume, effect, music and players are the main components of a play by stage adaptation for creating the magic of the theater. Equally the components contain empty spaces, which can be filled with the own experiences and according to the point of view by the director. These empty spaces can be formulated different, according to the director, who conveys his/ her messages to the audience through the channel. Creativity is a . . .n ability, which is defined as, to imagine something that is not existing, to do something with a different way, to create new ideas; and creativity begins if there is no limit. As George S. Patton said: ‘Don’t say people how they have to make something. Say just what they have to do and see how they amaze you with their creativity. The childhood is the most important period of improving the creativity as it is by the formation of the character of the children. Slovhover defends that, creativity is an imagery journey and it can be arise anytime. The power of imagery is very important by creating a work of art and is “sine qua non” for creativity. Creative drama has an important role and contribution to activate the imagery of the children, as a child’s play. The child’s play “The Magic Flute” is chosen for this study as a focal point. In this study, the text of the play, the impact of the concepts and the findings will be analyzed and it will be observed how and with which purpose the director formulates the music, effect, lighting, costume and scenery, to improve the creativity of the children. The famous opera “The Magic Flute” of Wolfgang Amadeus Mozart is adapted to a child’s play by Seden Edgü. Through the child’s play “The Magic Flute” directed by Can Doğan, we will conceive that, how the creativity, which is defined as “No limit for imagery”, is created. The theater is a magical world. It sometimes makes the audience laugh or think, engulfs them and enriches the world of the audience with this magic. That is how you start questioning topics you have never thought of before, look at things with a new perspective and enrich our imagination. The images brought on by this magical world enriches our outlook on life and our thoughts and feelings. As Esen Çamurdan said, “Things said by people in the theater are not important alone; to whom they have said to in what circumstances and how they have said it have become more important. The grand epilogue of a fallen king in tattered clothes to the poor will not be the same thing if a mighty king is speaking to masses who are afraid of him.” (Çamurdan, 1996, s. 43) So in this regard, the audience is our exit point. Our audience are kids who are at the peak of their creativity and it is obvious that the theater carries this creativity one step further. But how? Which elements in the theater support creativity? According to modern thought, creativity is an ability that exists in all humans and is a behavior type which can be observed in a wide range of areas, from daily life to scientific works. (San İ., 1979, s. 1) The elements that trigger this characteristic are elements such as music, costume, decor, effects and lighting in the theater which creates images in the minds of the audience. For kids who enrich their lives with games, the theater is the most real one. Creativity can also be described as dreaming, creating images in children’s minds and letting them run free. The things perceived in the minds of the audience and the imagery they create are the starting points of creativity. Wit, which is an essential element in creativity (for years this has been presented as two opposing notions), has been thought of as a whole different concept but now it is being realized that these two notions actually complete each other. (Landau E., 1974, s. 7-8) W. Amadeus Mozart’s famous libretto “The Magic Flute”, has been chosen as the focal point of this paper where we explore creativity, because of three creative elements: The fact that the piece was composed by Mozart, the genius child of music, the fact that it is a children’s play, the fact that it was adapted by Seden Edgü, who set out to introduce Mozart to kids and adapted the piece according to the culture and perceptions of Turkish kids and the interpretation of Can Doğan, who combined the cinema and the theater by pushing the boundaries of directing and stimulated the creative imaginations of kids with the many elements he introduced. In the words of Özdemir Nutku “The unlike art, sculpture, architecture, ceramics or photography, is not the product of a frozen beauty, but is an art that can be reevaluated without losing its freshness or factualism. That is why it needs creative people with the ability to capture current events, people who have the habit of reading and researching an art form. In other words, it exists and lives through creative people (Nutku, 2001, s. 9). In this paper, we will examine this play put forth by creative people and try to reaffirm Özdemir Nutku’s argument Daha fazlası Daha az

YENİ NESİL KONUT ANLAYIŞINDA MİNİMALİZMİN GÖSTERGEBİLİMSEL YANSIMALARI: IKEA

ARZU TOĞUŞLU KIZBAZ

Kitap Bölümü | 2022 | Paradigma Akademi Basın Yayın Dağıtım

Platon, “Önemli olan, hayatta en çok şeye sahip olmak değil, en az şeye ihtiyaç duymaktır.” söylemi ile minimalizm kavramına göndermede bulunmaktadır. Bu bakış açısı bize düşünceden zamana, konuttan eşyaya geniş perspektifli bir minimalizm anlayışını yansıtmaktadır. Modern çağın insanı, şehrin karmaşasında kendini bulmaya çalışarak, özgürlüğü mekânsal anlamda da yaşayarak “İnsan azaldıkça çoğalır, sadeleştikçe özgürleşir” düşüncesini benimsemektedir. Bu bağlamda; mimari yaklaşımlar bu talebe ayak uydurma gayretini sergilemekte, sayıları her geçen gün artan stüdyo daireler, 1+1 konutlar bu yaklaşımın somut göstergeleri olarak gündeli . . .k hayatımızda yer almaktadır. Küçülen dünyamız, küçülen konutlarımız, karmaşaya yer olmayan şehir hayatımız daha çok üretmek ve daha az iş yaratmak adına “Az aslında çoktur.” felsefesinin benimsenmesinde etkili olmaktadır. Konutlar küçüldükçe, modern insanın kendine ayırdığı zamanı çoğaltmak adına daha sade, daha minimal mobilyalar tercih etmesi bir zorunluluk haline gelmiştir. Ülkemizde minimal mobilya yaklaşımının küresel markası olan IKEA ile Türk insanı arasındaki organik bağ, müşterinin yaşadığı den- eyim ile markayı etkili ve güçlü kılan en önemli unsurlardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Türk insanının IKEA ile yaşadığı deneyim, top- lumsal ve kültürel birçok önyargının da kırılmasına sebep olmuştur. IKEA, müşterisini ürünleri monte ettirerek, kılavuzdan okuyup fonksiyonlarını bire bir öğreterek, tüketici konumundan üretici konumuna getirmiştir. Minimalist yaşam tarzlarının benimsendiği bir çok evde, IKEA orijinli bir eşyanın bulunması, bu savı doğrular nitelikte- dir. Tüketim kültürü içinde boğulan çağdaş toplumun minimalizm kavramını IKEA ile birlikte yaşamına adapte etmesi, dahası, İsveç Kültürü ile tanış olması ve IKEA’ya gidiyor olmaktan keyif duyması, alışkanlarının değiştiğinin ve daha sade, daha yalın bir hayata geçişgenliğin önemli bir göstergesidir. Bu çalışma, eşyasına kıymet veren ve misafirperverlik kültürü ile öne çıkmış Türk toplumunun çağdaş in- sanının özgür insan olma yolundaki dönüşümüne, IKEA’nın Türk in- sanına dokunan reklam ve sloganları ile nasıl etki ettiğini gösterge- bilimsel yöntem ile analiz ederek “Az aslında çoktur” kavramının Türk dünyasına nasıl yerleştiğinin analizini gerçekleştirmiştir. Daha fazlası Daha az

Hemşirelikte Uzaktan Eğitim

CANAN ARSLAN

Kitap Bölümü | 2021 | Gece Kitaplığı

Çeşitli bilgi ve iletişim teknolojileri insanlar tarafından en son gelişmeleri takip etmek için kullanılmaktadır. Bu durum, günümüzde toplumların “Bilgi toplumu” olarak adlandırılmasına neden olmuştur (Arthur-Nyarko vd., 2020). Teknolojik gelişmeler, insanların bilgi alma, hizmet ve mal alma ya da hizmet sunma şekillerini, tanı ve tedavi süreçlerini ve eğitim alma biçimlerini değiştirmiştir (Arthur-Nyarko vd., 2020). Geleneksel olan yüz yüze eğitimde, bireylerin çoğu için okula olan uzaklık, mevcut kurum sayısında ve kapasitesindeki azlık, yetersiz sayıda eğitici gibi çeşitli sorunlar bulunmaktadır (Yıldız, 2004). Bu durum, bilgi ve . . . iletişim teknolojilerinin eğitimde kullanımını akla getirmiş ve uzaktan eğitim programları geliştirilmeye başlanmıştır. (Aydın, 2005). Daha sonraki süreçte, teknolojik gelişmeler bilginin hızla üretilmesini ve paylaşılmasını sağlamış ve “hayat boyu öğrenme” kavramı ortaya çıkmıştır. Günümüzde, teknolojiye ulaşabilen yediden yetmişe herkes öğrenmelerini hayat boyu sürdürmektedir (Yıldız, 2004). Uzaktan eğitim, fırsat eşitsizliği gideren, örgün eğitimin yarattığı yüksek maliyetleri azaltan, eğitimin geniş kitlelere ulaşmasını sağlayan, yaşam boyu öğrenmeyi destekleyen, eğitim teknolojilerinden yararlanma ve bireysel öğrenmeye dayalı olan bir eğitim şeklidir (Yıldız, 2004; Aydın, 2005; İşman 2011; Koçer, 2001). Uzaktan eğitim, çocuklar, gençler, özürlüler, çalıştığı için ya da coğrafi nedenlerden dolayı okula gidemeyenler ile çeşitli konularda kendini geliştirmek isteyen herkes için uygun bir eğitim biçimidir (Yıldız, 2004). COVID-19 pandemisi ile birlikte uzaktan eğitimin önemi artmış, tıp, hemşirelik, fizik tedavi ve rehabilitasyon, diş hekimliği eğitimlerinde kullanımı Daha fazlası Daha az

Ambulance Vehicle Routing in Smart Cities Using Artificial Neural Network

Javad Rahebi

Kitap Bölümü | 2022 | International Conference on Advanced Technologies for Signal and Image Processing, ATSIP 2022

This work proposes a routing ambulance vehicles method that uses the neural network. For the input of the neural network, eight features are selected. These features depend on the time, the position of the accident, ambulance and hospital, number of streets and injured person, type of accident, and age of the patient. With these features, the Ambulance can be decided to select the minimum route to find the nearest hospital. In this paper, we evaluate crucial metrics in responding to the accident, such as establishing temporary emergency units, the number of available ambulance units, and the city’s response and resources.

Harris Hawks Optimization Method based on Convolutional Neural Network for Face Recognition Systems

Javad Rahebi

Kitap Bölümü | 2022 | HORA 2022 - 4th International Congress on Human-Computer Interaction, Optimization and Robotic Applications, Proceedings

This paper discusses the momentum gradient dependent on the convolutional neural organization’s strong point. It is a new methodology introduced to detect evenness in the data set of faces. The proposed face recognition framework was created for various purposes. Through Gabor wavelet change, facial evenness was extracted from the face-preparing information. After that, we applied a profound learning process to carry out verification. After applying the proposed method to YALE and ORL data sets, we simulated them using MATLAB 2021a. Before this, similar trials were directly applied through Harris Hawks Optimization (HHO) for includi . . .ng the determination approach. The extraction process was conducted with many picture tests to execute the Gabor wavelet method, which proved more viable than other strategies applied in our examination. When we applied the HHO on the ORL dataset, the acknowledgment rate was 93.63%. It was 94.26% when the three techniques were applied to the YALE dataset. It shows that the HHO calculation improved the exactness rate to 96.44% in the case of the YALE dataset and 95.88% in the ORL datase Daha fazlası Daha az

JAPON SİNEMASINDA ALT GELİR GRUBUNDAN BİR AİLE TEMSİLİ: ARAKÇILAR

AZİZ TAMER GÜLER

Kitap Bölümü | 2021 | iksad publishing house

Dünya üstündeki kaynaklar günden güne azalmakta ve bu kaynaklar sadece belli güçler tarafından paylaşılmaktadır. Eski çağlarda ya da orta çağdaki gibi adlandırılmasa da sınıflar oluşmakta, her sınıf kendi özelliklerine uygun bir şekilde varlık mücadelesini sürdürmektedir. Egemen sınıflar, din, dil, politika gibi araçlarla ezilen sınıflara baskı kurmakta, her alanda kendi onayladıkları sistemleri dayatmaktadırlar. Kapitalizm geliştikçe bütün dünyada gelir adaletsizliğinin de etkisiyle ezilen sınıflar modern köleler haline gelmektedir. Üstelik bu sınıfların yaşam mücadelesi salgınlar, doğal afetler ve ekonomik krizler gibi kötü olayla . . .rın da etkisiyle daha da zorlaşmaktadır. Sanat ve özellikle de sinema zaman zaman ezilen sınıfların hikâyesini anlatarak bir dramatik yapı kurmaya çalışır. Bu çalışmada alt gelir grubundan insanların anlatıldığı 2018 yapımı Arakçılar (Shoplifters) adlı filme odaklanılmıştır. Çalışmada, insan duyguları, yalanlar ve kapitalizmin beslediği gerçekler sinemanın desteğiyle incelenmiştir. Film, gelişmiş bir ülke olan Japonya’da yaşamlarını idame ettirmek için küçük hırsızlıklar yapan bir aileyi anlatmaktadır. Daha fazlası Daha az

Sporda Dijital Liderlik

ONUR CAN DOLĞUN

Kitap Bölümü | 2022 | Akademisyen Kitabevi

Yaşadığımız toplumda oyunların sadece çocuklar için olduğunu veya çocukça amaçlara hizmet ettiğini düşünenlerin sayısı küçümsenemeyecek kadar faz- ladır. Oysa oyun her yaştan ve her kesimden insana hitap eden bir gerçeklik, zihinsel bir rahatlama yoludur. Ayrıca maddi ve manevi doyum sağlayan bir olgudur. Spor, bireylerin bedenen ve ruhen iyi halde olmak için yapmış oldukları fi- ziksel eylemlerdir. Ancak son dönemlerde dijital oyunların artmasıyla birlikte, spor olgusu sadece sahada aktif bir biçimde yapılan eylemler olmaktan çıkmış, dijital ortamlara da taşınmıştır. Dijital ortama taşınan bu olgu ise dijital spor olarak adlandırıl . . .maktadır. E-Spor’un, spor olarak kabul edilip edilmeyeceği hususunda, sporun tarih- sel tanımları hakkında ve doğası hakkında bir anlayışın önemli olduğu görül- mektedir. E-Spor’un, büyük bir izleyici kitlesi olması, beceri gerektirmesi, ku- rallar çerçevesinde düzenleniyor olması, rekabet ve oyun içermesine rağmen kurumsallaşmada ve fiziksellik hususunda önemli eksiklikler olarak karşımıza çıkmaktadır. Günümüzün popüler E-Spor oyunlarını oynamak için yüksek miktarda fizikselliğe ihtiyaç duyulmamaktadır. Ancak, ilerleyen süreçlerde E-Spor’a büyük oranda fiziksel aktiviteyi içeren aktif video oyunları eklenirse, bu, E-Spor’ların genel kitle tarafından “spor” olarak kabul edilmesi için uygun ortamı yaratabilir. Günlük yaşantılarının büyük bir kısmını bilgisayar karşısın- da video oyunları oynayarak geçiren E-Sporcu’ların haftalık fiziksel aktivite- lere önerilen sürelerde katılım sağlamaları için teşvik edilip yönlendirilmeleri gerekmektedir. Son dönemlerde dijital sporun yaygınlaşmasıyla birlikte büyük spor kulüp- leri de dijital spora yönelmiş ve kendi E-Spor takımlarını kurmaya başlamıştır. Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray gibi geleneksel spor takımlarımızın birço- ğu dijital oyunu da bir spor ortamı olarak görmekte ve E-Spor ortamı konsep- tini destekleyerek buna yatırım yapmaktadır. Yapılan bu yatırımlar sonucunda kulüpler tarafından kurulan E-Spor takımları, kendi aralarında müsabakalar yapmaya başlamışlardır. Spor müsabakaları oynandığı esnada sahada takımı birleştiren, toparlayan ve müsabakayı kazanması için takım arkadaşlarını motive eden bir lidere ih- tiyaç vardır. Bu liderler genellikle takım kaptanlarıdır. Dijitalleşen süreçte ku- rulan E-Spor takımlarında da birer lidere ihtiyaç duyulmaktadır. Bu liderler; birleştirici gücü olan, takipçilerini etkileyebilen, onları motive eden, gerektiği zaman risk alan, takipçileri olan takım arkadaşlarını yönlendirebilen kişilerdir. Son olarak; liderlerden beklentilerin, E-spor organizasyonlarında da gele- neksel sporlarda da aynı olduğu anlaşılmaktadır. Bu doğrultuda, lider rolünü üstlenecek kişilerin E-Spor organizasyonlarında;dostluk geliştirme, dönüşüm gerçekleştirme, isteklendirme, ideoloji oluşturma, bireysel sorumluluk, sem- bol olma, örnek olma, hakemlik, cezalandırma ve ödüllendirme, iç ilişkiler kontrolörü,temsil, uzmanlık, politika belirleme, icraat ve planlama fonksi- yonlarını sağlaması gerekmektedir. Ayrıca yapılan araştırmalar sonucunda; geleneksel sporların yanı sıra, E-Spor organizasyonlarında da güç dağılımı ve sorumlulukların liderler tarafından yapılması gereken önemli bir eylem oldu- ğu sonucuna ulaşmıştır. Ancak E-Spor’daki liderlik sürecinde, geleneksel spor- lardaki sürece kıyasla ekstra özelliklere de ihtiyaç olduğu saptanmıştır. “Ekstra Yetenekler” terimi, dijital oyunlar, çevrimiçi ortam ve teknolojik gelişmeler hakkında bilgi ve deneyim sahibi olmayı ifade eder. Etkili liderlerin, E-Spor alanına özgü bu özellikler hakkında farkındalıklarını artırmaları ve oyuncular kadar yetenekli olmasalar da en azından dijital oyun hakkında yeterince iyi bir anlayışa sahip olmaları önem arz etmektedir Daha fazlası Daha az

Şebnem İşigüzel’in Sarmaşık Romanında Basmakalıp Yargıların Kullanımı

BAHADIR ELAL | GAMZE SÜRCAN DÜZGÜN

Kitap Bölümü | 2017 | İstanbul Ayvansaray Üniversitesi

Roman, burjuva sınıfının oluşması ve sanayi toplumun yükselişi ile ilk olarak Batı’da ortaya çıkmıştır. Bizde ise roman türünde eserler vermek batılılaşmanın bir parçası olarak görülmüştür. Bu hareketle ilk romanlarımız kitle iletişim araçlarının önemli bir parçası olan gazetelerde yayımlanmıştır. Böylece bunu fırsat bilen yazarlarımız romanı halkı bilgilendirmek için bir araç olarak kullanmışlardır ve bunu da çoğu zaman eserlerinde basmakalıp yargılar kullan gruba ya da kişiye karşı değişmez izlenimleri yer etmektedir. Bu yargıların çoğu olumsuz olmakla beraber, olumlu olanları da vardır. Walter Lippman’ın “Basmakalıp Yargı” teoris . . .i de buna dayanmaktadır. Basmakalıp yargıların yalnız geçmişte değil, günümüz romanlarında da hâlâ kullanıldığı görülmektedir. Araştırmamızda son dönem yazılmış post modern bir roman olan Şebnem İşigüzel’in “Sarmaşık” adlı romandaki basmakalıp yargıların kullanımına bakılmış ve g yargıların değişip değişmediği konusu incelenmiştir Daha fazlası Daha az

TÜRKİYE’DE ÜNİVERSİTELERDEKİ ÇOCUK GELİŞİMİ ÖN LİSANS PROGRAMLARİNİN MÜFREDATLARİNDA BULUNAN BESLENME DERS VE İZLENCELERİNİN İNCELENMESİ

GAMZE SÜRCAN DÜZGÜN

Kitap Bölümü | 2018 | İstanbul Ayvansaray Üniversitesi Yayınları

Giriş: Yeterli ve dengeli beslenme, insanın yaşamını sağlıklı, üretken ve hastalıklara yakalanmadan geçirebilmesi için edinilmesi gereken bir yeme davranışıdır. Anne karnından başlayarak ergenlik döneminin sonuna kadar olan dönemde ise tüm bunlar dışında sağlıklı beslenme çocuğun büyüme ve gelişmesini de olumlu yönde etkileyen bir durumdur. Sağlıklı beslenmenin çok erken yaşlarda bilinçli bir şekilde yapılmaya başlanması gerekmektedir. Bunun için üniversitelerin çocuk gelişimi ön lisans programlarında beslenme eğitiminin verilmesi, gelecekte mesleki hayatlarında çocuklarımıza örnek olacak, onlarla ilgilenecek, eğitecek ve menülerini . . . hazırlayacak çocuk gelişimi öğrencilerinin alması gereken önemli bir derstir. Amaç: Bu araştırmanın amacı, Türkiye’de üniversitelerdeki çocuk gelişimi ön lisans programlarının müfredatlarında bulunan beslenme derslerinin varlığı, özellikleri ve ders izlencelerinin incelenmesidir. Kapsam: Yapılan araştırmanın evrenini Tükiye’deki çocuk gelişimi ön lisans programları ve müfredatlarında bulunan beslenme dersleri oluşturmaktadır. Sınırlıklar: Araştırma kapsamında sadece 2017-2018 eğitim öğretim yılında öğrenci alan Tükiye’deki üniversitelerdeki çocuk gelişimi ön lisans programları incelenmiş, KKTC’deki üniversiteler çalışmaya dahil edilmemiştir. Yöntem: Araştırmada incelenen Türkiye’deki çocuk gelişimi ön lisans programlarına ait meslek yüksekokulu, kontenjan ve puan verileri ÖSYM’nin internet sayfasında paylaşılan 2017 yılı yerleştirme sonuçlarına dair bilgilerden alınmıştır. Çocuk gelişimi programlarının müfredatlarına ve beslenme ders izlencelerine ise her üniversitenin kendi internet sitesinden ulaşılmıştır. Araştırmada nicel ve nitel bilgilere yer verilmiştir Daha fazlası Daha az

Pulse Density Modulation Controlled WPT Charger for LEVs

Güngör BAL

Kitap Bölümü | 2022 | 10th International Conference on Smart Grid, icSmartGrid 2022

Light Electric Vehicles (LEV) are increasingly used today to provide mobility in crowded cities. The charging process of LEVs has been one of the issues that should be paid attention to. For this purpose, LEVs owned or rented by users need to be charged quickly and reliably. By using Wireless Power Transfer (WPT), this needed quick and reliable charging can be achieved for LEVs. In this paper, Pulse Density Modulation (PDM) is used for charging in Constant Voltage (CV) mode during wireless charging of LEVs with WPT. The simulation study required for CV charging was carried out with MATLAB/Simulink. A WPT system has been proposed tha . . .t produces a constant output voltage in response to changing equivalent load resistance in CV charging mode. Daha fazlası Daha az

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında yükümlülüklerimiz ve çerez politikamız hakkında bilgi sahibi olmak için alttaki bağlantıyı kullanabilirsiniz.
Tamam

creativecommons
Bu site altında yer alan tüm kaynaklar Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Platforms